Anzakları Anma Günü

Anzakları Anma Günü Nedir ?

Anzak (anzac) kelimesi Çanakkale Savaşlarında Avustralya ile Yeni Zelanda kolordusunu tanımlamak için kullanılan bir kısaltmadır. İngilizcesi Australian and New Zealand Army Corps’dur. Anzaklar, I. Dünya Savaşı cephelerinden Çanakkale cephesinde İngilizlerin yanında yer alarak Türk ordusuna karşı savaşmışlardır.

Kendi tarihimiz açısından büyük bir onur ve gurur kaynağı olan 18 Mart Çanakkale Deniz Zaferi dışında Çanakkale savaşları Anzaklar için de bir onur kaynağı olmuştur. Her ne kadar Türklere karşı savaşarak İngilizlerin yanında yenilgi almış olsalar da Anzaklar için de bir gurur kaynağıdır ve özellikle Avusturalya’lılar için psikolojik bağımsızlığın simgesidir. Zira ingilizlerin gücüne ve yenilmezliğine inanan Anzaklar I. Dünya Savaşı’na İngilizlerin yanında memnuniyetle savaşa girmiş, hezimet sonucunda İngilizlerin yenilmezliği yara alsa da ülkelerine döndüklerinde birer kahraman gibi karşılanmışlardır.

18 Mart Çanakkale Deniz Zaferi’nin ardından, en fazla şehit verdiğimiz Çanakkale cephesinin kara savaşları 25 Nisan 1915 günü başlamıştır. İşte kara savaşlarının başladığı bu tarih her yıl Anzaklar için anma günüdür. Türklere karşı İngilizlerin yanında savaşan ve ölen Anzak askerleri için bir anıt dikilmiştir ve 25 Nisan tarihi Avusturalya ve Yeni Zelanda’da ulusal tatildir. Her yıl 25 Nisan anma törenleri için binlerce Anzak torunu da Gelibolu’ya gelmektedir.

Mustafa Kemal ATATÜRK, 1934 yılında Anzak anma törenleri sebebiyle şöyle bir mesaj göndermiştir;

“Bu Memleketin toprakları üstünde kanlarını döken kahramanlar! Burada dost bir vatanın toprağındasınız. Huzur ve sükûn içinde uyuyunuz. Sizler Mehmetçiklerle yanyana koyun koyunasınız. Uzak diyarlardan evlatlarını harbe gönderen analar! Gözyaşlarınızı dindiriniz. Evlatlarınız bizim bağrımızdadır, huzur içindedirler ve huzur içinde rahat rahat uyuyacaklardır. Onlar bu toprakta canlarını verdikten sonra artık bizim evlatlarımız olmuşlardır.”

23 NİSAN ULUSAL EGEMENLİK VE ÇOCUK BAYRAMI

 Türkiye Cumhuriyeti'nin ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin resmî tatil günlerinden ve ulusal bayramlarından biridir. Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu ve ilk cumhurbaşkanı Mustafa Kemal Atatürk tarafından dünya çocuklarına armağan edilmiştir.

Bu bayram, TBMM'nin açılışının birinci yılında kutlanmaya başlanan 23 Nisan Millî Bayramı ve 1 Kasım 1922'de saltanatın kaldırılmasıyla, önce 1 Kasım olarak kabul edilen, sonra 1935'te 23 Nisan Millî Bayramı'yla birleştirilen Hâkimiyet-i Milliye Bayramı ile Himaye-i Etfal Cemiyeti'nin 1927'de ilan ettiği ve ilki Atatürk'ün himayesinde düzenlenen 23 Nisan Çocuk Bayramı'nın kendiliğinden birleşmesiyle oluştu. 1980 darbesi döneminde Milli Güvenlik Konseyi, bu bayrama resmî olarak "23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı" adını verdi.

Hakimiyet-i Milliye Bayramı (önceleri 1 Kasım, sonra 23 Nisan), saltanatın kaldırılışının ve Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşunu gerçekleştiren TBMM'nin açılışının egemenliği padişahtan alıp halka vermesini kutlamak amacını taşırken, Çocuk Bayramı savaş sırasında yetim ve öksüz kalan yoksul çocukların bir bahar şenliği ortamında sevindirmek amacını taşımaktaydı. 

Türkiye Radyo Televizyon Kurumu, UNESCO'nun 1979'u Çocuk Yılı olarak duyurmasının ardından, TRT Uluslararası 23 Nisan Çocuk Şenliği'ni başlatarak, bayramı uluslararası düzeye taşımıştır. Günümüzde bayrama birçok ülkeden çocuklar katılmakta, çeşitli gösteriler hazırlanmakta, okullarda törenler ve çeşitli etkinlikler düzenlenmektedir. Ayrıca 1933'te Atatürk'le başlayan çocukları makama kabul etme geleneği günümüzde çocukların kısa süreliğine devlet kurumlarının başındaki memurların yerine geçmesi şeklinde devam etmektedir.

Hürriyetinde, eşitliğinde, adaletinde dayanak noktası Ulusal Egemenliktir. Mustafa Kemal ATATÜRK.

23 Nisan ulusal egemenlik ve çocuk bayramı kutlu olsun…

POLİS HAFTASI

Polisler, bir yerde güvenliği sağlayan ve zor günümüzde bize yardım eden güvenlik güçleridir. Polislik, çok zor ve kutsal bir meslektir. Bizler bir gün bile düzensizliğe, kavgaya, suç ortamına tahammül edemezken onlar her gün böyle bir ortamda çalışmaktadırlar.

Bizler sıcak yatağımızda uykuya daldığımızda onlar düzeni ve asayişi sağlamak için yirmi dört saat görevlerinin başında olurlar. Polisler anlayışlı, babacan, iyi kalpli ve güçlü olan kişilerden seçilir. Ancak unutmamak gerekir ki onlarda birer insandır ve çok yorucu bir işleri vardır. Bu nedenle polislerle etkileşime geçerken onların bu özelliklerini de unutmamak gerekir.

Polisler zaman zaman eleştirilse de onlarında bulundukları zor şartlara göre değerlendirmek gerekmektedir. Onlar çalışmaları boyunca kendilerinden ve ailelerinden ödün vermektedirler. Bize düşen ise bu kutsal meslek karşısında saygıyla eğilmektir.  

Atatürk ilkeleri ışığında, özgürlükçü, demokratik düzen içinde, millet olarak varlığımızın sürdürülmesi, yasa egemenliğinin ve halkın güvenliğinin sağlanması, sürdürülmesi, halkımızın canının ve malının korunması, suç işlemeye yönelik davranışların önlenmesi, suçluların yakalanarak adalete teslimi ve ilgili yasa ve yönetmeliklerin kendisine verdiği diğer görevleri büyük bir gayretle yerine getiren tüm TÜRK POLİSİMİZİN VE EMNİYET TEŞKİLATIMIZIN POLİS HAFTASINI canı gönülden kutlarım.